1. HABERLER

  2. Rahim ağzı kanseri nedir? Rahim ağzı kanseri ölümcülmüdür?
Rahim ağzı kanseri nedir? Rahim ağzı kanseri ölümcülmüdür?

Rahim ağzı kanseri nedir? Rahim ağzı kanseri ölümcülmüdür?

Rahim ağzı kanseri, rahim ağzında başlayan jinekolojik bir kanserdir. Peki Rahim ağzı kanseri ölümcülmüdür? Rahim ağzı kanseri belirtiler nelerdir? Rahim ağzı kanseri neden olur?

A+A-

Rahim ağzı kanseri en sık 35 ve 44 yaşları arasında teşhis edilir. Rahim ağzı kanserlerinin yaklaşık %15'i 65 yaş üstü kadınlarda teşhis edilir. 20 yaşın altındaki kadınların azına rahim ağzı kanseri teşhisi konur.

Rahim ağzı kanseri nedir?

Rahim ağzı kanseri, rahim ağzının vajinaya bağlanan alt kısmı olan rahim ağzı hücrelerinde meydana gelen bir kanser türüdür.

Cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olan insan papilloma virüsünün (HPV) çeşitli türleri çoğu rahim ağzı kanserine neden olmaktadır.

HPV'ye maruz kaldığında, bir kadının bağışıklık sistemi tipik olarak virüsün zarar görmesini önler. Bununla birlikte, küçük bir kadın grubunda virüs, yıllarca hayatta kalarak serviks yüzeyindeki bazı hücrelerin kanser hücresi haline gelmesine neden olan sürece katkıda bulunur.

Tarama testleri yaparak ve HPV enfeksiyonuna karşı koruyan bir aşı alarak rahim ağzı kanseri riskinizi azaltabilirsiniz.


(Rahim ağzı kanseri rahim ağzındaki hücrelerde başlar.)

Rahim ağzı kanseri ölümcülmüdür?

Kadınlarda sık görülen bir kanser türü olan rahim ağzı kanseri, dünyada her yıl 500 bin kadını etkiliyor ve bunların neredeyse yüzde 50’si yaşamını kaybediyor. Çoğunlukla doğurganlığını tamamlamış kadınlarda görülse de hastalığa yakalananların yüzde 20-25’lik oranını kırk yaş altı hastalar oluşturuyor

  1. 1.evre yani tümörün henüz yayılmadığı duruma yerel rahim kanseri denir. Yerel rahim kanseri olarak teşhis edilen vakalarda 5 yıl hayatta kalma oranı %95’tir.
  2. 2. evre tümör bulunduğu yerden biraz yayılmış ise bölgesel rahim kanseri denir. Bölgesel rahim kanseri olarak teşhis edilen vakalarda 5 yıl hayatta kalma oranı %69’tür.
  3. 3. evre tümör başladığı yerden iyice yayılmış ve uzakta bulunan organlara da sıçramışsa metastatik rahim kanseri denir. İlerlemiş yumuşak doku kanseri olarak teşhis edilen vakalarda 5 yıl hayatta kalma oranı %17’dir.

Rahim ağzı kanseri belirtiler nelerdir?

Kanser öncesi servikal hücre değişiklikleri ve erken serviks kanserleri genellikle semptomlara neden olmaz. Bu nedenle, Pap ve HPV testleri ile düzenli tarama, kanser öncesi hücre değişikliklerinin erken yakalanmasına yardımcı olabilir ve rahim ağzı kanserinin gelişmesini önleyebilir.

Daha ileri hastalıkların olası belirtileri arasında anormal veya düzensiz vajinal kanama, seks sırasında ağrı veya vajinal akıntı olabilir. Aşağıdakileri yaşıyorsanız sağlık uzmanını başvurmanızda fayda var.

Cinsel ilişkiden sonra, dönemler arası veya menopoz sonrası vajinal kanama
Ağır ve kirli bir kokuya sahip olan sulu, kanlı vajinal akıntı
Pelvik ağrı veya cinsel ilişki sırasında ağrı

Anormal kanama, örneğin; Düzenli adet dönemleri arasında kanama
Cinsel ilişkiden sonra kanama
Douching sonrası kanama
Pelvik muayeneden sonra kanama
Menopoz sonrası kanama
Pelvik ağrı, adet döngüsü ile ilişkili değildir
Sulu, kalın ve muhtemelen kötü bir kokuya sahip olabilecek ağır veya olağandışı akıntı
Artmış idrar sıklığı
İdrar yaparken ağrı
Bu belirtiler rahim ağzı kanseriyle ilgili olmayan diğer sağlık sorunlarının belirtileri olabilir. Yukarıdaki semptomlardan herhangi birini yaşarsanız, bir sağlık kuruluşuna başvurun.

Rahim ağzı kanserinin başladığı yer:
ki tip hücre, rahim ağzının yüzeyini kaplar ve her ikisi de kanserli hale gelebilir. Bir tip (glandüler hücreler) sütun şeklinde bir görünüme sahiptir. Diğer tip (skuamöz hücreler) ince ve düzdür. İki tip hücre arasındaki sınır, rahim ağzı kanserinin en sık meydana geldiği yerdir.

Rahim ağzı kanseri neden olur?

Rahim ağzı kanseri, sağlıklı hücreler anormal hücrelere dönüşmelerini sağlayan genetik bir değişiklik (mutasyon) edindiğinde başlar.

Sağlıklı hücreler belli bir sürede büyür ve çoğalır, sonunda belli bir zamanda ölürler. Kanser hücreleri büyür ve kontrolden çoğalır ve ölmezler. Biriken anormal hücreler bir kitle (tümör) oluşturur. Kanser hücreleri yakındaki dokuları istila eder ve vücudun herhangi bir yerine yayılması (metastaz) için bir tümörden ayrılabilir.

Rahim ağzı kanserine neyin neden olduğu belli değil, ancak HPV'nin rol oynadığı kesin. HPV çok yaygındır ve virüsü olan kadınların çoğu hiçbir zaman rahim ağzı kanseri geliştirmez. Bu, çevreniz veya yaşam tarzı tercihleriniz gibi diğer faktörlerin de rahim ağzı kanseri geliştirip geliştirmeyeceğinizi belirlediği anlamına gelir.

Rahim ağzı kanseri çeşitleri

Sahip olduğunuz rahim ağzı kanseri tipi, prognozunuzu ve tedavinizi belirlemenize yardımcı olur.

Skuamöz hücre karsinoması. Bu tip rahim ağzı kanseri, rahim ağzının dış kısmını kaplayan ince, düz hücrelerde (skuamöz hücreler) başlar ve vajinaya çıkar. Çoğu rahim ağzı kanseri yassı hücreli karsinomlardır.

Adenokarsinom. Bu tip rahim ağzı kanseri, rahim ağzı kanalını düzenleyen sütun şeklindeki glandüler hücrelerde başlar.

Bazen her iki hücre tipi de rahim ağzı kanserine karışmaktadır. Çok nadiren, rahim ağzındaki diğer hücrelerde kanser meydana gelir.


Kadın üreme sistemi
Yumurtalıklar, fallop tüpleri, uterus, serviks ve vajina (vajinal kanal) dişi üreme sistemini oluşturur.

Rahim ağzı kanseri için risk faktörleri

Birçok cinsel partner. Cinsel partnerinizin sayısı arttıkça - ve partnerinizin cinsel partnerlerinin sayısı arttıkça - HPV kazanma şansınız artar.

Erken cinsel aktivite. Erken yaşta seks yapmak HPV riskinizi arttırır.

Diğer cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (CYBE). Klamidya, bel soğukluğu, sifiliz ve HIV / AIDS gibi başka CYBE'lere sahip olmak HPV riskinizi arttırır.

Zayıf bir bağışıklık sistemi. Bağışıklık sisteminiz başka bir sağlık durumuyla zayıflarsa ve HPV'niz varsa rahim ağzı kanseri olasılığı daha yüksek olabilir.

Sigara içmek. Sigara içmek skuamöz hücreli rahim ağzı kanseri ile ilişkilidir.
önleme

Rahim ağzı kanseri riskinizi azaltmak için:

HPV'ye karşı aşı olun. Aşı, 9 ila 26 yaşları arasındaki kızlar ve kadınlar için geçerlidir. Aşı, kızlara cinsel olarak aktif hale gelmeden önce vermeleri halinde en etkilidir.

Rutin Pap testleri yapın. Pap testleri rahim ağzı kanserinin ön koşullarını saptayabilir, böylece rahim ağzı kanserini önlemek için izlenebilir veya tedavi edilebilir. Çoğu sağlık kuruluşu kadınların 21 yaşında rutin Pap testlerine başladığını ve birkaç yılda bir tekrarladıklarını söylüyor.

Güvenli seks yap: Prezervatif kullanmak, daha az cinsel partneriniz olması ve cinsel ilişkiyi geciktirmek rahim ağzı kanseri riskinizi azaltabilir.

Rahim Kanseri Tedavisi

Rahim kanseri tedavisi, rahim kanserinin evresine göre değişiklik gösterir.

Ameliyat

Rahim kanseri olan birçok kadın için, cerrahi operasyon ile rahmin alınması önerilir. Rahim kanseri teşhisi yapılan çoğu kadında rahim, dölyatağı borusu ve yumurtalık cerrahi operasyon ile alınır. Bu yapılan operasyonlar sonucunda ileride çocuk sahibi olmak imkansız hale gelir. Ayrıca yumurtalıklar alındıktan sonra, eğer menapoz yaşamadıysanız, yaşayacaksınızdır.

Radyasyon

Radyasyon terapisi yönteminde, güçlü proton ve ışınları kullanılarak kanser hücreleri öldürülür. Bazı durumlarda, ameliyat sonrasında kanserin tekrar oluşması için doktorunuz radyasyon terapisi önerebilir. Belirli vakalarda, radyasyon terapisi tümörü küçültmek ve çıkartmayı kolaylaştırmak için, ameliyat öncesinde de uygulanabilir.

Hormon Terapisi

Hormon terapisinde, vücudunuzdaki hormon seviyelerini etkileyecek ilaçlar kullanılır. Eğer kanser rahmin dışına yayılmışsa ve kanser çok ileri aşamalardaysa hormon terapisi uygulanabilir.

Kemoterapi

Kemoterapi de kanser hücrelerini öldürmek için kimyasallar kullanılır. Bu yöntemde yalnızca bir ilaç veya birkaç ilaç karışımı kullanılabilir. Kemoterapi yöntemi ilaçlar yoluyla ağızdan veya damarlar yolundan serum yoluyla uygulanabilir. Kemoterapi kanserin rahmin dışına yayıldığı durumlarda ve kanserin sürekli tekrar etmesi durumunda uygulanır. Bu ilaçlar, kan dolaşımınıza girerek, bütün vücudunuzu dolaşır ve kanser hücrelerini öldürürler.

İLGİLİ HABER:

Polikistik Over Hastalarında Rahim Ağzı Kanseri Riski

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Volkan Turan, "Polikistik over hastalığı insülin direncinin uzun süreli eşlik ettiği hastalarda diyabet riskine neden olabilmektedir. Ayrıca hastalar 35 yaşından sonra rahim kanseri açısından da risk altındadır.

Polikistik over sendromu (PKOS) aslında bir ekartasyon tanısıdır. Böbrek üstü bezi ve tiroid bezi hastalıkları gibi endokrinolojik hastalıkların ekartasyonu sonrasında, düzensiz adet ve vücutta tüylenme ve sivilce artışıyla karekterize bir hastalıktır. Konu ile ilgili açıklama yapan Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Volkan Turan, "Bu hastalarda düzensiz adet yumurtlamamaya bağlıdır ve hastalarda erkeklik hormonu diğer sağlıklı bayanlara göre yüksek olabilir. Ultrasonda ise yumurtalıklarda boyutları ufak (2-9 mm) 12'den fazla yumurta sayılabilir. a) Düzensiz adet, b) tüylenme ve sivilce artışı c) ultrason bulgularınından 2 özelliğe sahip kişilerde bu hastalık vardır denilebilir" şeklinde konuştu.

KİLOLU HASTALAR DİKKAT

Polikistik over hastalığının üreme çağındaki kadınların hastalığı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Volkan Turan, "Kilolu bayanlar bu hastalığa daha çok yatkındır. Özelikle insülin direnci bu hastalarda PKOS’a eşlik edebilmekte ve durumu daha da ağırlaştırabilmektedir. Kesin nedeni net bilinmemesine rağmen, genetik ve çevresel etkenlerin rolü vardır. Ülkemizde diğer Avrupa ülkelerine göre daha sık gözükmekte ve izlenme oranı yüzde 8’lere kadar çıkabilmektedir. Hastalar adet düzensizliği, tüylenme ve sivilce artışı ve çocuk isteği ile başvurabilirler. Hastalarda yumurtlama olmaması çocuk olmasına engel oluşturur" dedi.

YAŞAM TARZI DEĞİŞMELİ

Polikistik over hastalığının tedavisi için en önemli etkenin yaşam stilindeki değişiklikler olduğunu açıklayan Doç. Dr. Turan, "Egzersiz, spor ve zayıflama çok önemlidir. Kilolu hastalarda her ay kilosunun yüzde 3’üne yakın bir kısmını vermesi önerilir. Yağlı ve karbonhidratlı yiyeceklerden kaçınılmalıdır. İlaç tedavisinde hastanın hangi şikayetle geldiği önemlidir ve buna göre tedavi planlanmalıdır. Çocuk isteyen hastaların büyük çoğunluğunda yumurta geliştiren ilaçlarla başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Tüylenme ve sivilce için ise başlanacak ilaçların etkilerinin başlaması 5-6 ayı bulabilmektedir. Bu ilaçlar yeni tüylerin çıkmasına ve olanların büyümesine engel olsa da, olan tüylerin yok olmasında rolü bulunmamaktadır" dedi.

RAHİM AĞZI KANSER RİSKİ

Çocuk isteyen polikistik over hastalarında tedavi yöntemlerinden bahseden Doç. Dr. Turan, "Bu hastalarda genellikle ilk tedavi seçeneği yumurta büyüten haplardır. Eğer başarısız olunursa o zaman yumurta büyüten iğnelere geçilmelidir. Yalnız bu iğnelerle çoklu yumurta gelişimi olabilir bu nedenle çok dikkatli olunmalıdır. Çoklu yumurta gelişiminde çoğul gebelik riski yanı sıra yumurtalıkların aşırı uyarılması sonucu karın içinde sıvı birikimiyle karakterize ciddi bir tablo oluşabilir" diye konuştu. Doç. Dr. Turan sözlerine şöyle devam etti: "Gelecekte bu hastaları bazı tehlikeler bekleyebilir. Hastalar özellikle önerilen yaşam stili değişikliklerin yerine getirmezse ileride bazı hastalıkların ortaya çıkması açısından risk teşkil etmektedir. Insülin direncinin uzun süreli eşlik ettiği hastalarda diyabet riski bulunmaktadır. Ayrıca hastalar 35 yaşından sonra rahim kanseri açısından da risk altındadır."

HABERE YORUM KAT