*Bütün gününü televizyon izleyerek geçirmek insanın bağışıklık sistemine dahi zarar vermektedir, bunun yanı sıra teleizyondan yayılmakta olan radyasyon içerikli ışığın melatonini azaltması sebebiyle hormanol dengesizliklerin yanında kansere bile yol açablecek niteliktedir.

*Aşırı derecede televizyon izleyen çocuklar ruhsal dengesizlik yaşarlar ve ergenlik döneminde olması gerkenden daha kısa süre içinde girerler.

*Günümüzde artık çok rahat bir şekilde etkisini göstermekte olan, şiddet, cinsellik, uygunsuz haber ve seviyesiz programlar insanlara piskolojik olarak rahatsızlık vermektedir. Buna devam edildiği takdirde ise bilinçsiz ve geri kalmış bir topluma hazırız demek anlamına gelmektedir.

*Bir çok programcı kendi reytingleri uğruna insanların zaaflarını kullanarak bizleri bir nevi “aptal” durumuna düşürmektedirler. Bu da, daha çok çocukların zihinsel olarak gerilemesine neden olabilmektedir.

*Televizyonla çok zaman geçirmek ve radyasyona fazla maruz kalmak, imsomnia gibi uyku sorunlarına sebebiyet verebilmektedir.

*Televizyon görsel içerik olduğundan, insanlara düşünme imkânı vermesi mümkün değildir. Beyinin sadece bir tek lob’unu çalıştırmakta olduğundan dolayı, zeka gelişimine hiçbir şekilde katkıda bulunmaz. (Belgesel tarzı bilgi içerikli yayınlar dışında.)

*Olması gerkene göre daha yakından izlenildiğinde göz bozulmalarına neden olur.

*Dikkat dağınıklığı ve unutkanlığa fazlasıyla sebebiyet verir.

*Televizyon karakteri örnek alınarak, çocuklarda dahi suç oranı artış gösterebilir. (Örnekleri görülmüştür.)

*İnsanları gerçek hayattan koparma ve hayalciliğe yönelik yaşam oluşturur. Bu ise büyük bir pisikolojik rahatsızlığa sebebiyet verebilmektedir.

*Olması gerkenden çok fazla odaklanıldığında keni kültürünü unutma gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır, bu sorun ve bunun gibi sorunlar daha çok çocuklarda görülebilmektedir.